1. | ve kâle | : | ve dedi | |
---|---|---|---|---|
2. | li fityâni-hi | : | adamlarına (yardımcı gençlere) | |
3. | ıc'alû | : | yapın (koyun) | |
4. | bidâate-hum | : | onların sermayeleri, erzak bedelleri | |
5. | fî rihâli-him | : | onların yüklerinin içine (heybelerine) | |
6. | lealle-hum | : | umulur ki böylece onlar | |
7. | ya'rifûne-hâ | : | onu tanırlar, onu farkederler | |
8. | izenkalebû (izâ inkalebû) | : | geri döndükleri zaman | |
9. | ilâ ehli-him | : | ailelerine | |
10. | yerci'ûne | : | rücu ederler, dönerler |
Kullarına da, aldıkları zahîreler içinde bulup gördükleri ikrâmı anlasınlar da tekrar gelsinler diye zahîre bedellerini yüklerinin içine koyun diye emretti.
Bu arada Yûsuf hizmetçilerine: “Onların bedel olarak getirdikleri sermayelerini de yüklerinin içine koyun, belki ailelerine döndükleri zaman bunu farkederler de, belki daha istekli olarak bize geri dönerler” dedi.
(Yusuf) emrindeki gençlere dedi ki: Sermayelerini yüklerinin içine koyun. Olur ki ailelerine döndüklerinde bunun farkına varırlar da belki geri gelirler.
(Yusuf) hizmetlilerine dedi ki: "Sermayelerini yüklerinin içine koyun. . . Ailelerine döndüklerinde belki bunu fark ederler de bize geri dönerler. "
Yûsuf, genç hizmetkârlarına, adamlarına:'Verdikleri altın ve gümüş paraları, bedel olarak getirdiklerini geri verin, yüklerinin içine koyun. Ailelerine döndüklerinde, bunun farkına varırlar da, belki daha istekli geri gelirler.' diye tenbih etti.
(Yusuf) uşaklarına da dedi ki: 'Sermayelerini yüklerinin içine koyun. Olur ki ailelerine döndüklerinde bunu anlarlar da tekrar geri dönerler.'
Yardımcılarına dedi ki: "Sermayelerini (erzak bedellerini) yüklerinin içine koyun. İhtimal ki ailelerine döndüklerinde bunun farkına varırlar da belki geri dönerler."
(Yûsuf, zahireyi ölçen) uşaklarına dedi ki: “- Onların (zahire karşılığında verdikleri) mallarını yüklerinin içine koyun. Olur ki, ailelerine döndükleri zaman, farkına varırlar da belki yine gelirler.”
Yûsuf, emrindeki gençlere dedi ki: “Sermayelerini yüklerinin içine koyunuz. Olur ki, ailelerine döndüklerinde bunun farkına varırlar da belki geri gelirler.”
Yusuf adamlarina: «Karsilik olarak getirdiklerini de yuklerine koyun. Belki ailelerine varinca, onu anlarlar da bir daha donerler» dedi.
Yûsuf, uşaklarına, «zahire bedellerini yüklerinin içine yerleştirin, belki ailelerine döndüklerinde anlarlar da yine (bize) dönüp gelirler» dedi.
(Yusuf) yardımcılarına da dedi ki: “Sermayelerini (erzak bedellerini) yüklerinin içine koyun. İhtimal ki ailelerine döndüklerinde bunun farkına varırlar da belki geri dönerler.”
Yûsuf, adamlarına dedi ki: “Onların ödedikleri zahire bedellerini yüklerinin içine koyun. Umulur ki ailelerine varınca onu anlarlar da belki yine dönüp gelirler.”
Yusuf adamlarına: 'Karşılık olarak getirdiklerini de yüklerine koyun. Belki ailelerine varınca, onu anlarlar da bir daha dönerler' dedi.
(Yusuf) emrindeki gençlere dedi ki: Sermayelerini yüklerinin içine koyun. Olur ki ailelerine döndüklerinde bunun farkına varırlar da belki geri gelirler.
Memurlarına da şöyle emir verdi: “Ailelerine döndüklerinde bulmaları için, takas eşyalarını yüklerinin içine sokun, belki böylece geri dönerler.”
Uşaklarına da dedi: sermayelerini yüklerinin içine koyuverin belki ailelerine avdetlerinde anlarlar belki yine gelirler
Yusuf uşaklarına: «Sermayelerini yüklerinin içine koyuverin, belki ailelerine döndüklerinde anlarlar, belki yine gelirler.» dedi.
Yusuf bir taraftan da adamlarına tenbih etti: «Sermayelerini yüklerinin içine koyuverin, belki ailelerinin yanına dönünce farkına varırlar ve belki yine gelirler» dedi.
Yusuf yanında çalışan işçilere dedi ki; «Bunların verdikleri zahire bedelini yüklerine koyunuz, evlerine varınca herhalde onu farkederler de bir daha gelirler.»
Yardımcılarına dedi ki: "Sermayelerini (erzak bedellerini) yüklerinin içine koyun. İhtimal ki ehillerine (ailelerine) döndüklerinde (kalebu) bunun farkına varırlar da belki geri dönerler."
(Yuusuf) uşaklarına: «Sermâyelerini yüklerinin içine koyuverin. Olur ki ailelerine avdet etdikleri zaman bunun farkına varırlar da belki yine (buraya) dönerler» demişdi.
(Yûsuf) genç (uşak)larına da dedi ki: '(Verdikleri) sermâyelerini yüklerinin içine koyun; umulur ki onlar âilelerine döndükleri zaman bunu anlarlar da belki geri gelirler.'
Yusuf uşaklarına dedi ki: Karşılık olarak getirdiklerini de yüklerinin içine koyun. Olur ki ailelerine dönünce bunu anlarlar da geri dönerler.
Adamlarına (yardımcı gençlere) şöyle dedi: “Onların erzak bedellerini, yüklerinin içine koyun (geri verin). Umulur ki; onlar ailelerine geri döndükleri zaman onu farkederler, böylece geri gelirler.”
Yusuf (emrindeki) gençlere, “Sermayelerini (erzak bedellerini) yüklerinin içine koyun. Belki ailelerine döndüklerinde bunun farkına varırlar da geri dönerler” dedi.
(Bu arada Yusuf) hizmetçilerine: "Onların bedel olarak getirdiklerini de denklerine yerleştirin ki, evlerine vardıklarında bunu fark eder de belki daha istekli olarak dönerler" dedi.
Ve (Hazreti Yusuf) hizmetkârlarına dedi ki: «Onların sermayelerini, yükleri içine koyuveriniz. Belki anneleri yanına dönüp gidince, onu bilirler ve umulur ki geri dönerler.»
(Yusuf) emrindeki gençlere dedi ki: “Onların zâhire bedellerini yüklerinin içine koyun. Belki âilelerine döndüklerinde onu anlarlar da bir daha dönerler. ”
Yusuf memurlarına: -Karşılık olarak getirdiklerini de yüklerine koyun. Belki ailelerine varınca, onu anlarlar da bir daha dönerler, dedi.
Yusuf, zahîre tartan görevlilerine de dedi ki: "Onların, zahîre karşılığında verdikleri mallarını da yüklerinin içine koyun. Böylece belki ailelerine döndüklerinde, bunun farkına varıp yine gelirler."
(Yûsuf) Uşaklarına: "Onların sermayelerini yüklerinin içine koyun, belki âilelerine döndükleri zaman bunun farkına varırlar da yine gelirler" dedi.
Yardımcılarına da dedi ki: «Sermayelerini (erzak bedellerini) yüklerinin içine koyun. İhtimal ki ailelerine döndüklerinde bunun farkına varırlar da belki geri dönerler.»
Yusuf memurlarına 'Onların erzak bedellerini yüklerinin içine koyun,' dedi. 'Belki evlerine döndüklerinde fark ederler de tekrar erzak almaya gelirler.'
Yûsuf muhafızlarına dedi ki: "Onların sermayelerini yüklerinin içine koyun. Bakarsın ailelerine döndüklerinde onu fark eder de tekrar gelirler."